hayvanlar_TR etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
hayvanlar_TR etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Mart 2009 Pazartesi

ÇOBAN KOPEĞİ - KANGAL

çoban köpeği - 1973
ÇOBAN KÖPEĞİ - KANGAL 
Kangal köpeği'nin kökeni hakkında “rivayet” sayılabilecek bazı görüşler vardır. Ancak, 11 Temmuz 2003'te düzenlenen I. Uluslararası Kangal Köpeği Sempozyumu'nun sonuç bildirisinde, “büyük Türk göçleri sırasında Türkistan'dan Anadolu'ya getirilen bir köpek ırkı olduğu” kabul edilmiştir.
Evliya Çelebi de, Seyahatnâme'sinde Kangal Köpekleri'nden bahseder. O da, bu köpeklerin “aslan kadar güçlü” ve cüsseli olduğunu yazmaktadır. 
Özellikleri ve kullanım alanları 
Kangalların iki çeşidi vardır. Akbaş ve Karabaş. Akbaşların tüyleri az, karabaşların ise sık ve uzundur.
Kangal köpekleri genellikle çoban köpeği olarak nitelendirilirler ancak bekçi köpeği tanımına daha çok uyarlar. Zira diğer çoban köpeği türleri sürüyü korumaktan ziyade yönlendirme ve yönetmekte ustadırlar. Kangal köpeğinin en belirgin özelliği ise sahibine duyduğu aşırı sadakat ve buna bağlı olarak sahibine ait olduğunu düşündüğü şeyleri korumaya yönelik kuvvetli içgüdüsüdür. Bu nedenle çok iyi bir dövüşçüdür. Kurt, çakal gibi yabani hayvanlara karşı çok etkin bir muhafız olmakla beraber aile fertlerine ve özellikle de çocuklara karşı hiçbir tehdit oluşturmazlar. Dünyada kurt boğabilen tek köpek ırkıdır.
Kangal köpekleri, örnek olarak Namibya'da, Alman çoban köpeklerinden daha üstün koruyucu yeteneklere sahip oldukları için, yaygın bir şekilde yerli çiftçiler tarafından kulanılırlar.
Hiç çekinmeden bir ayıya saldıracak kadar cesur, bir pumayı, domuzu öldürecek kadar güçlüdür. Afrika'da manda sürülerini çitalardan, sırtlanlardan ve hatta aslanlardan korumak için kullanılmaktadır. Bilinen en güçlü köpek ırkıdır.

25 Şubat 2009 Çarşamba

İSPİNOZ - FRINGILLA COELEBS

ispinoz - fringilla coelebs - 2004

ISPINOZ (FRINGILLA COELEBS) CHANFFINCH 

Yerlidir. Trakya, Marmara, Karadeniz, Ege ve Akdeniz bölgeleri ile, Orta Anadolu'nun Kuzey ve Doğu Anadolu'nun Güneydoğu bölgelerindeki ormanlarda yasar.
YASAMA ORTAMI:
Ağaç bulunan her yerde yasar. Ormanlarda, parklarda, tarlalarda, yerleşim yerleri etrafında, bahçelerde, çitlerle çevrili tarım alanlarında yasar. Kışı diğer toplu yasayan kuşlarla birlikte geçirirler.
ÜREMESI:
Erkek Şubat veya Mart ayında yuva yerini hazırlar.Yapılan yuva inşa edildiği agamin kabuğu ile kamufle edilmiştir. Yumurta şayisi 5 olup, kuluçka süresi 12-14 gündür. Kuluçkaya sadece dişi kus yatar.
BESLENMESI:
İspinoz kuvvetli gagaya, sağlam kafatasına, geniş çene kaslarına, sert tohumları öğütmek için kuvvetli taslıklara sahiptir. Tohumlar baslıca yiyecekleri olmasına rağmen, ispinoz yavrularını böcek, örümcek ve özelliklede tırtıllarla besler. Kendileri bitkisel besinler, yağlı tohumlar, çam tohumları ve meyvelerle beslenirler.
TANINMASI:
Ergin erkeklerde alin siyah, tepe, ense ve boynun yanları mavi gri, basın yanları, gerdan ve göğüs kirli pembe, karin ve kuyruk altı beyazdır. Sırtı kırmızı kahverengi, kuyruk sokumu yosun yeşili, kuyruk gri siyah ve hafif çatallıdır. Kanatlar siyahtır, üzerinde 2 beyaz bant vardır. Omuz bası beyazdır. Dişilerin sırtı, basın üstü ve yanları zeytuni kahverengi, gerdan ve göğüs açık gri kahverengidir. ''Pik pik,viyt viyt vit rüt'' ve ''çuyiyiyi-çuyyo'' diye öter.
Boyu; 15 cm.dir.
Yazılar İçin Kaynak: Mehmet KARABOLAT (Türkiye'de Yasayan Kuşlar)

30 Ocak 2009 Cuma

YALICAPKINI - HALCYON SMYRNENSIS

yalıçapkını - halcyonmsyrnensis - 1992

YALIÇAPKINI

Yalıçapkınıgiller (Alcedinidae), gökkuzgunları (Coraciiformes) takımına ait bir kuş familyasıdır.
Familya üyeleri tüm dünyada yayılış gösterirler. Afrika'dan Avustralya'ya kadar olan bölgede bulunurlar. Tek tür Alcedo atthis Avrupa'da ve kuzey Asya'da görülür (İngilizcesi kingfisher). Familyanın kökeninin aslen Asya olduğu sanılmaktadır.
Başları büyük, boyunları kısa, gaga uzun ve kuvvetlidir. Ormanlar ve sulak alanlar yayıldıkları bölgelerdir. Böcekler, sürüngenler ve balıklarla beslenirler. Yuvaları toprakta dikine, galeriler şeklinde ya da ağaç kovuklarındadır. Yavrular yumurtadan çıktıklarında çıplaktırlar. Suda yaşayanlar aniden suya dalarlar.

yazılar için kaynak ; http://tr.wikipedia.org/wiki/Yal%C4%B1%C3%A7apk%C4%B1n%C4%B1giller

22 Ocak 2009 Perşembe

AĞAÇ KURBAĞASI - HYLA ARBOREA

ağaç kurbağası - hyla arborea - 1990
AĞAÇ KURBAĞASI
Ağaç kurbağası, Hylidae (ağaç kurbağaları) familyasını oluşturan kurbağa türlerine verilen ad.
Genellikle küçük, ince yapılı ve uzun bacaklıdırlar. Ön ve arka parmaklarının ucunda, tırmanmaya yarayan emici diskler bulunur. Bazı türler iyi tırmanamadığından su içinde ya da karada yaşar. Çoğu türde dişi kurbağa yumurtalarını suya bırakır.
Kuzey Amerika'nın ılıman iklim bölgelerinde geniş yayılış gösterirler. Ayrıca Papua Yeni Gine ve Avusturalya'da da yaygındırlar.
Sınıflandırma
Ağaç kurbağaları 4 alt familya ve 37-39 cinse ayrılır.
Alt familya: Pelodryadinae
Alt familya: Phyllomedusinae (Yaprak kurbağaları)
Alt familya: Hemiphractinae
Alt familya: Hylinae
yazılar için kaynak :http://tr.wikipedia.org/wiki/A%C4%9Fa%C3%A7_kurba%C4%9Fas%C4%B1

22 Aralık 2008 Pazartesi

ŞARKICI MUKALLİT

şarkıcı mukallit - hippolais poligiotta - 2004

Şarkıcı Mukallit
Kısa kanatlı sarı mukallit (Hippolais polyglotta), ötleğengiller (Sylviidae) familyasından Hippolais cinsine ait bir kuş türü.
Özellikler;
Orta büyüklükte, yaklaşık 12-13 cm kadardırlar ve doğu karşı taraftaki sarı mukallite benzerler. Erişkinin, açık kahverengi bir arkası ve kanatları vardır. Üst kısmı ise sarımsıdır. Güçlü ve sivri uçlu gagaları, kahverengi bacakları vardır. Eşeyler aynıdır ama genç kuşların karın bölgesi daha soluktur.
Yaşam alanı;
Bu küçük ötücü kuş, çalılıklarla açık ormanlık bölgede bulunan bir türdür. Bir ağaç veya bir çalılıkta yaptıkları yuvalarına 3-5 yumurta bırakırlar.
Beslenme;
Böcekçildirler ama küçük yumuşak meyveler gibi diğer küçük yiyeceklerlede beslenirler.
Dağılım;
Güneybatı Avrupa ve kuzeybatı Afrika'da yayılış gösterirler. Göçmendirler, kışı Afrika'da Sahra Çölünde geçirirler.
yazılar için kaynak : http://tr.wikipedia.org/wiki/K%C4%B1sa_kanatl%C4%B1_sar%C4%B1_mukallit

12 Aralık 2008 Cuma

VAN KEDİSİ

van kedisi - 1997
Van Kedisi
Türkiye’de kedilerden bahsederken ilk akla gelen türlerin başında gelir Van kedisi: Cana yakınlığı, beyaz, ipeksi kürkü, aslan yürüyüşü, tilki kuyruğuna benzeyen uzun ve kabarık kuyruğu, değişik göz renkleri ve suya olan düşkünlüğü ile. Van Kedisi, dünya üzerinde melezleşmeyen, saflığını koruyabilmiş canlıların başında gelir. Bu özelliği onu, hem kedi dünyasının hem de diğer canlıların yıldızı haline getirir.
Anadolu’ya tam olarak ne zaman ve nasıl geldiği bilinmeyen Van kedileri, diğer canlılarda olduğu gibi bulunduğu bölgenin şartlarına ayak uydurdular. Türkiye’nin en yüksek dağlarının bulunduğu Doğu Anadolu bölgesindeki yüksek sıcaklık farklarına kürkleri sayesinde kolayca ayak uydurabilir Van kedileri. Yılda en az 6 ay karlarla kaplı bu bölgede uzun tüyleriyle kar ve soğuktan korunurken, yazın birden ısınan hava nedeniyle tüylerini dökerek Van Gölü’nün ılıman iklimine uyum sağlarlar. Ancak yaygın olan yanlış bir inanış vardır ki, o da bu kalın kürkü nedeniyle Van kedilerinin üşümediğidir. Halbuki, kediler, kürkleri kalın olmasına rağmen soğuktan etkilenir ve üşürler.
Van kedilerinin diğer kedilerden ayrılan ilginç bir özelliği vardır. Bu kediler suyu çok severler ve yüzerler. Eğer suya doğru gidiyorsa, bu zorunluluktan değil, sadece zevktendir. Özellikle ılık ve sığ sularda yüzmeyi seven Van kedileri, evlerde musluktan damlayan sulara pati atar ya da banyoda size eşlik eder.


yazılar için kaynak : http://www.vankedisi.net/

5 Kasım 2008 Çarşamba

KARTAL

kartal - aquila-hieraeetus - 1967

KARTAL
Kartal, atmacagiller (Accipitridae) familyasından Aquila ve Hieraeetus cinsini oluşturan kuş türlerinin ortak adı.
Özellikleri;
Kanatları ve kuyrukları geniş, bacakları tüylü, iri yırtıcılardır. 2-3 yılda ergenliğe ulaşırlar. Uçuşta sıkça dönerek yükselirler, belirgin parmakları,yukarı kıvrılır. Ormanlar ve dağlarda yaşarlar. Kaya girintilerinde ve ağaçlarda yuva yaparlar. Kartallar tek eşlidir. Yaşamları boyunca eş değiştirmedikleri gibi her yıl aynı yuvayı kullanırlar. Yuvaları genellikle kolay ulaşılamayacak yerlerdedir. Yuvayı bıraktıkları bir ya da birkaç yumurtanın kuluçka dönemi altı-sekiz hafta sürer. Yavruları yavaş gelişir ve ancak üç ya da dört yaşına giren kartalların erişkinlere özgü tüyleri çıkar.
Gündüz avlanırlar. Ağırlığı 7 kg, kanat açıklığı 2,5 m olanları vardır. Ömrü: 70-104 yıl. Esâret hayâtında 40 yıl kadar yaşar. Çeşitleri: Kara kartalı, kuzu kartalı, balık kartalı, kayzer kartalı (şah kartal), yılan kartalı, büyük bağırtgan kartal, küçük bağırtgan kartal meşhurlarıdır.
Yazılar için kaynak :
http://ansiklopedi.turkcebilgi.com/Kartal
http://tr.wikipedia.org/wiki/Kartal_(ku%C5%9F)

31 Ekim 2008 Cuma

DOĞAN

DOĞAN -falco- 1967

Doğan (Falco), Falconidae (doğangiller) familyasından Falco cinsini oluşturan yırtıcı kuş türleri.

Üreme;
Doğanlar yuvalarını genellikle,sarp kayalıkların kenarına nadir olarakta terk edilmiş yuvalara kurarlar. Her kuluçka döneminde dişi kuş, kabuğu kirli beyaz üstüne kızılımsı kahverengi benek ve lekelerle süslü dört ya da beş yumurta bırakır. Kuluçka süresi yaklaşık 28-35 gündür ve yumurtadan çıkan yavrular 35 gün kadar yuvada kalarak ana-babası tarafından beslenir.

Yaşam şekli;
Doğanlar, güçlü kanatlarıyla havayı yararak hızla ve düz bir çizgi boyunca uçarlar. Bazı türler, yerdeki avın üstüne atlamak için uygun zamanı kollarken, kanatlarını hızla çarparak havada daireler çizebilir.

Beslenme;
Avların niteliği, boyutları ve avlanma yöntemi türlere göre değişir; kimisi kendi boyutlarındaki ya da daha küçük kuşları havada avlarken, bir bölümü de tavşan, fare, kertenkele ve böcek gibi hayvanlarla beslenir.

Yazılar için kaynak : http://tr.wikipedia.org/wiki/Do%C4%9Fan_(ku%C5%9F)

18 Şubat 2008 Pazartesi

HAYVANLAR

kartal - 1967

doğan - falco - 1967

çoban köpeği - 1973

van kedisi - 1997

ağaç kurbağası ( hyla arborea ) - 1990

ispinoz ( fringilla coelebs ) - 2004

şarkıcı mukallit ( hippolais polyglotta ) - 2004

kırmızı başlı kirazkuşu ( emberiza bruniceps ) - 2004

yalıçapkını ( halcyon smyrnensis) - 1992